FOBİ BOZUKLUKLARI
Fobik bozukluk, kişinin bir durum ya da nesneye maruz kalınca hissettiği yoğun kaygı ve korku ile şekillenir. Kişi korkusunun gereksiz olduğunu fark etse bile buna engel olamaz ve durumdan kaçınmaya devam eder. Fobiler kişilerin geçmiş deneyimleri ve bireysel bazı yatkınlıkları tarafından şekillendiğinden türü ve şiddeti kişiden kişiye değişiklik gösterir. Bu bozukluk türüne ve şiddetine bağlı olarak kişinin günlük hayatını büyük ölçüde etkileyebilir ve işlevselliğini bozabilir. Bu yazıda, fobik bozukluğunun türlerini ve geçmişten günümüze bazı tedavi yöntemlerini inceleyeceğim.
400 tane fobi türü olduğu iddia edilse de temel birkaç türden bahsedilebilir, bunlardan birincisi “Agora Fobi”. Açık alana çıkma korkusu olarak da nitelendirilebilecek bu fobi oldukça yaygın bir biçimde görülmektedir. Agora fobi, başlarda kendini daha hafif semptomlar ile gösterse de kişi zamanla markete gitmek gibi eylemleri bile yapmaktan çekinir, evden çıkamayacak duruma gelir. Bu durum kişinin hayatını oldukça olumsuz etkiler
İkinci fobi türü “Sosyal Fobi”. Sosyal fobi insanlarla iletişim kurmak, bir araya gelmek gibi durumların kişide uyandırdığı yoğun kaygı ile şekillenir. Kişi alay edilmekten, küçük düşürülmekten korkabilir; bu sebeple her türlü insan etkileşiminden kaçmaya yönelik bir eğilim gösterebilir. Sunum yapmak, şarkı söylemek, konuşma yapmak gibi aktiviteler onlar için korkutucudur; ellerinin titremesinden, kekelemekten çekinebilir, yüzlerinin kızaracağını düşünüp endişelenebilirler. Bu kişiler için bu durum, hem sosyal hem akademik potansiyelleri açısındanbüyük bir tehdit oluşturur ve yaşamlarını pek çok yönde olumsuz olarak etkiler.
Diğer bir fobi türü ise “Özgül Fobiler”. Özgül fobilerde ise korku hissi tek bir nesne ya da canlı (ya da türü) üzerinde odaklanmış durumdadır. Bu kişiler korktukları nesneyi gördüklerinde ya da o nesnenin konusu açıldığında yoğun kaygı hissederler. Bazı özgül fobi türleri şu şekilde sıralanabilir:
-Mikrop Fobisi
-Uçak Fobisi
-Kan Fobisi
-Hayvan Fobileri (kedi, köpek, böcek)
-Kapalı Alan Fobisi
-Yükseklik Fobisi
-Fırtına/Gök Gürültüsü Korkusu
Fobik bozukluk geçmişten günümüze araştırılan ve üstüne düşülen bir konu olmuştur. Antik çağlarda, fobi bozuklukları belirli mitolojik tanrılarla ilişkilendirilirdi. Belirli bir korkusu olan bir kişinin o korkuyla ilişkilendirilen tanrıyı ya da mitolojik figürü kızdırdığı varsayılırdı. Tedavisi de buna bağlı olarak belirli ritüeller gerçekleştirerek yapılırdı. Örneğin kişi fobisiyle ilişkilendirilen mitolojik figüre belirli kurbanlar sunardı. Orta Çağ’da fobiler genellikle şeytanla ilişkilendirilir, kutsal su ve dualar eşliğinde bu korkulardan kişilerin arındırılabileceğine inanılırdı. Rönesans’ın etkisiyle fobi bozuklukları daha bilimsel bir şekilde ele alınmaya başlandı. Modern tıp ve psikolojinin gelişmesi ile ise Bilişsel Davranışçı Terapi (BDT) gibi terapi yöntemleri, maruz bırakma gibi teknikler kullanarak fobi bozukluğunun tedavisi daha da sistematikleşti. Bununla birlikte gerekli görülen durumlarda psikiyatrist önerisiyle ilaç tedavisi de gerçekleştirilmekte.
Fobiler, insanların hayatını olumsuz etkileyebilen olgular olsa da tıp ve psikoloji bilimlerinin gelişmesi sayesinde artık aşılmaz değiller. Bu bilimler sayesinde fobik bozukluğa sahip insanlar hayatlarına normal bir biçimde devam etme şansına sahip olabiliyorlar.
REFERANSLAR
Türkiye Psikiyatri Derneği (TPD). (n.d.). Türkiye Psikiyatri Derneği (TPD). https://psikiyatri.org.tr